Azerbaycan ordusunun 28 yıl sonra Dağlık Karabağ’da birinci defa böylesine kazanımlar elde etmesinde elbet Türk SİHA’ları ve İsrail ‘kamikaze drone’ları kıymetli rol oynadı.
Ermenistan ordusu, binlerce askerini, yüzlerce tank ve zırhlı aracını, onlarca hava savunma sistemini bu iki platformun ataklarında kaybetti.
İki konvansiyonel gücün devasa bir coğrafyada gerçekleştirdiği çatışmalarda ‘kamikaze dronelarının‘ kıymeti daha uygun anlaşıldı.
RADARLARIN TESPİT ETMESİ ÇOK ZOR
Yeni Şafak’a değerlendirmelerde bulunan Savunma Sanayi Araştırmacısı Kadir Doğan, S-300 üzere hava savunma sistemlerini dahi vurabilen kamikaze dronelarının çatışmalarda kritik bir rol üstlendiğini söyledi:
“Bu üzere araçların temel kabiliyeti, aşikâr bir irtifadan maksadına yüksek süratli dalış yaparak, içerisinde yer alan harp başlığı sayesinde amacını imha edebiliyor. Bu sistemlerin tespit edilip, imha edilmesi de çok sıkıntı zira radar kesit alanı çok düşük platformlar. Bu nedenle radarlar tarafından tespit edilmesi epey sıkıntı.
HSS’LER İÇİN MALİYETLİ BİR ÜRÜN
Tespit edildiği durumlarda da birçok hava savunma sisteminin bu platformları imha etmesi ekonomik açıdan çok mantıklı bir karar olmayacaktır çünkü bir hava savunma füzesinin ünite maliyeti ile bu platformların ünite maliyetini karşılaştırdığımız vakit birçok hava savunma füzesinin maliyeti çok daha ağır basıyor. O nedenle ekonomik açıdan da akılcı bir karar değil. Tüm bunları alt alta koyduğumuz vakit, bu platformların alana önemli tesirleri olduğunu görmek mümkün.”
TÜRKİYE’NİN KIYMETLİ ÇALIŞMALARI VAR
‘Kamikaze drone‘larının her geçen gün ehemmiyet kazandığını ve Türkiye’nin de bu alanda yatırımlarının olduğunu hatırlatan Doğan, “Ülkemizde bu alanda en öne çıkan çalışmaları STM yürütüyor. Bilhassa STM’nin Kargu, döner kanatlı kamikaze platformu alanda etkin olarak kullanılan bir eser. Ülkemizin dahil olduğu birçok çatışma ortamında bu eserin kullanımını ve epeyce da tesirli bir kullanımını gördük. Bununla birlikte ülkemiz bu platformlarda hayli yeni. İsrail ise uzun yıllardır bu mevzuda çeşitli çalışmalar yürütüyor.” dedi.
KARGU’NUN TESİR ALANI GENİŞLEYECEK
İsrail’e nazaran, Türkiye’nin bu eserlerin üretimine şimdi yeni başladığının altını çizen Doğan, şunları söyledi:
“Harop, yapısı prestiji ile Kargu’ya nazaran çok daha büyük, ağır, süratli, daha fazla ve daha tesirli harp başlığına sahip. Kargu’ya şu anda yapısı sebebiyle ekseriyetle anti-personel konseptinde kullanılabiliyorken, Harop çok daha farklı kullanım alanlarında, kullanıcısına daha esnek bir kullanım imkanı sunuyor. Ülkemizin bu alanda şimdi çalışmalarına, Israil’e kıyasla daha geç başladığını düşündüğümüzde ise bu durum epey olağan. Kargu üzere eserlerin alanda kullanımı arttıkça ve bu üzere eserlerin harp alanına tesiri daha uygun anlaşıldığı vakit, ülkemizin de bu alanda çalışmaları katlanarak artacak ve çok daha tesirli eserler ortaya çıkacaktır”
SAVUNMA SANAYİ MİMARİSİNDE ÖNEMLİ GELİŞMELERE GEBE
“Kamikaze drone kullanımı önümüzdeki periyotta harp alanındaki gelişmelere nasıl tesir eder?” sorusuna cevap veren Doğan, kelamlarını şöyle tamamladı:
