Yunanistan’da muhalefet önderinden Türkiye için skandal davet: Avrupa silah satmayı bırakmalı
Türkiye ve Yunanistan ortasında Ege’de uzun müddetten bu yana devam eden gerginlik devam ediyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in karşılıklı açıklamalarıyla Ankara ve Atina ortasındaki ateş sınırı daha da kızışırken topa Yunanistan muhalefet partisi PASOK başkanı Nikos Androulakis de girdi.
“KRİZ, TÜRKİYE İÇ DURUMU İLE ALAKALI”
Ülkede yayın yapan MEGA televizyon kanalına konuşan Androulakis, Türkiye ve Yunanistan ortasındaki son periyottaki kriz hakkında ,”Türkiye problemini iki farklı durumdan okuyabiliriz. Birincisi Türkiye’nin iç durumu ile alakalı. Erdoğan, uzun yıllardır uğraşları sonucu kendine bir rejim yarattı. Fakat şu anda seçimler risk altında. Erdoğan’ın tehlikede olması ise hem halkı hem de komşu ülkeler için hayli tehlikelidir” açıklamalarında bulundu.
“AVRUPA TÜRKİYE’YE SİLAH SATMAYI BIRAKMALI”
Türkiye konusunda Batı’ya bir de skandal davette bulunan Androulakis, “Avrupa, Türkiye’ye silah satmayı bırakmalı. Diplomasi alanında Avrupa stratejisini değiştirmeli” dedi. Androulakis, “İki yıl evvel Avrupa Parlamentosu’nu Türkiye’deki silah ambargosu için oylamaya ikna ettim ve aslında Almanya Parlamentosu’nun yarısı lehte oy kullandı.” dedi.
YUNAN MEDYASI NDA TÜRKİYE MANŞETLERDEN DÜŞMÜYOR
Öte yandan Yunan basınında Ankara ve Atina çizgisindeki kriz manşetlerden düşmüyor. Yunanistan’da çok okunan gazeteler ortasında yer alan Kathimerini de bugünkü sayısında, Yunanistan’ın “Türkiye Aksiyon Planı”nı yazdı. Manşetten verilen haberde Atina’nın Türkiye’nin muhtemel ataklarına karşı senaryolarının hazır olduğunu yazdı. Gazete, son devirde Türkiye ile Yunanistan ortasında tansiyon olduğuna dikkat çekerek, 2023’te yapılması planlanan seçim öncesinde Yunanistan hükümetinin atacağı adımları sıraladı.
“ATİNA HİÇ HAYAL KURMUYORDU LAKİN İŞLER DEĞİŞTİ”
Gazete, “Atina hiç hayal kurmuyordu, başbakan Miçotakis gelecek aylarda dış siyaset bağlamında zorluklarla karşılaşacağını varsayım ediyordu. Ancak geçen hafta bu beklentileri Ankara’nın iki paralel atağıyla mutlaklık kazandı. Bunlardan birincisi Türkiye ile Libya ortasında imzalanan muahede oldu. İkincisi de Çekya’da düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu’nun doruğunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılması ve burada yemek sırasında Miçotakis’le tansiyon yaşaması oldu” yorumuna yer verdi.
“SAVAŞ GEMİLERİ KULLANILABİLİR”
Atina idaresinin Ege ve Doğu Akdeniz’de bütün olasılıkları değerlendirdiğine dikkat çekilirken Oruç Reis araştırma gemisinin Girit yakınlarında seyredebileceğinin de olasılıklar dahilinde olduğu aktarıldı. Bu türlü bir durumda Yunanistan hükümetinin savaş gemilerini kullanabileceği belirtilirken Mısır ile birlikte bir ortak tatbikat düzenlenmesinin de gündemde olduğu belirtildi. Türkiye ile Libya ortasında imzalanan mutabakatın Yunanistan ile Mısır ortasında imzalanan muahedeye karşı olduğu için bu olasılıkların bir epey yüksek olduğu da açıklandı.
“TÜRKİYE VE LİBYA ORTASINDAKİ MUTABAKAT, ATİNA’YI RAHATSIZ ETTİ”
Kathimerini’nin haberinde, Türkiye ile Libya ortasında imzalanan mutabakatın Atina hükümetinde rahatsızlık yarattığı da belirtilirken bu mevzuda da bir diplomatik hareket planı hazırlığı içerisinde olunduğu kayıtlara geçti. Yunanistan hükümetinin, Türkiye ile Libya ortasında imzalanan muahedeye Washington, AB, Fransa ve Almanya’nın reaksiyon göstermesinden memnuniyet duyduğu belirtilirken bu istikamette diplomatik uğraşların da artırılacağı belirtildi.
SEÇİMLERDEN SONRAYI DA HESAPLIYORLAR
Diğer yandan makalede, Yunanistan’da gelecek yıl yapılacak seçimlerin birincisinde hükümet kurulamaması durumunda oluşacak boşluğa karşı da bir plan hazırlandığı belirtildi.
Yunan medyasındaki haberde, “Yunanistan’da yapılacak iki seçim ortasında süreksiz hükümetin daha az deneyimi olması ve daha yavaş refleksleri olması durumundan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faydalanabileceği ihtimaline karşı Yunanistan idaresi harekete geçti” denildi. Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakellaropoulou ve Yargıtay liderinin iki seçim ortasında savunma bakanı ve dışişleri bakanının vazifelerine devam etmesinin gündemde olduğu da belirtildi. Makalede, “Savunma Bakanı Nikos Panagiotopoulos ve Dışişleri Bakanı Nikos Dendias’ın misyonda kalması ile birlikte Türkiye ile yaşanabilecek büyük bir krizde hem alanda bilgisi olan yetkililer olacak hem de vakte karşı başlatılan yarışta diplomatik temaslara erişim olacak” yorumu yapıldı.
