Teknoloji şirketlerinin sağlık alanındaki yatırımları devam ediyor. Tanınan akıllı telefon üreticilerinden birçoğu aslında art planda sağlık sektörüne yönelik çalışmalar yürütüyor ya da mevcut projeleri maddi olarak destekliyor. Telefon üreticilerinin giyilebilir ürünlere yönelmesinin ardındaki sebep de bu. Akıllı telefon, akıllı bileklik ve saat üreten şirketler bir ekosistem oluşturarak hem teknoloji hem de sağlık alanında varlık göstermek istiyor.
Son olarak Lab on a Chip mecmuasında yayınlanan yeni bir araştırma, giyilebilir teknolojinin ilerleyen yıllarda hayatımızda nasıl daha kıymetli hale geleceğini detaylı biçimde gösteriyor.
Giyilebilir ürünler daha çok ‘sağlık takibi’ teknolojileriyle öne çıkıyor. Artık neredeyse kontakt lensler de bu kategoride yer alacak hale geliyor denilebilir. Çünkü bugün gelinen noktada bilim insanları tıbbi durumların takibi için kullanılabilecek bir kontakt lens üzerinde çalışıyor.
Uluslararası çapta birçok farklı araştırmacının geliştirdiği kontakt lens projesi, mevcut lenslerin üretimindeki hidrojel isimli unsurun daha esnek hale gelmesini sağlıyor. Bu elastik yapı da pürüzsüz yüzeyin korunmasıyla birlikte çok daha farklı kullanım alanları doğuruyor.
Çalışma nasıl yapıldı?
Proje öncelikle hidrojelin daha elastik hale getirilmesiyle başladı. Akabinde hidrojelin yüzeyindeki çıkıntılar bir kalıba dökülerek mikro kanallar oluşturulması sağlandı. Böylelikle gözyaşı sıvısında bulunan biyobelirteçler aslında kinyasal etkileşime giriyor ve renk değiştiriyor. Münasebetiyle tahlil süreciyle birlikte gözyaşından sıhhat takibi yapılabilir hale geliyor.
