Tüketici Konfederasyonu Lider Vekili avukat İbrahim Güllü, bilhassa toplumsal medya platformlarında görülen tatil ilanlarına kuşkuyla yaklaşılması ve dolandırıcılık olaylarına karşı rezervasyonların resmi siteler üzerinden yapılması gerektiğini belirtti.
Güllü, AA muhabirine, bilhassa son yıllarda tatil üzerinden dolandırıcılık olaylarının arttığını, bu nedenle tüketicilerin rezervasyonlarını önemli bir araştırmanın akabinde yapmaları gerektiğini söyledi.
Yapılan rezervasyonlarda sitelerin güvenilirliğinin ehemmiyetine dikkati çeken Güllü, “Tüketicilerimiz planladıkları tatiller için sağlam sitelerden, şirket ve acentelerden rezervasyon yaptırmalı. Bu noktada şirket ve acentelerin güvenilirliğini Ticaret Bakanlığı Merkezi Sicil Kayıt Sistemi’nden araştırabilir, Türkiye Seyahat Acentaları Birliğinden bu türlü bir tesisin olup olmadığını kod sorgulama prosedürüyle öğrenebilirler. İnternet sitelerinin emniyetli olup olmadığını da site uzantısından denetim etmeliler ayrıyeten firmalarla ilgili toplumsal ağlarda rastgele bir şikayetin olup olmadığını denetim etmekte yarar var.” diye konuştu.
“Mümkünse hizmeti aldıktan sonra ödeme yapılması en sağlıklı yöntem”
Sosyal ağlarda kimi sitelerin öncelikli olarak listelendiğini hatırlatan Güllü, reklam karşılığı ön plana çıkan firmaların güvenilirliğine kuşkuyla bakıldığını lisana getirdi.
Güllü, uydurma tatil rezervasyonları nedeniyle çok sayıda şikayet aldıklarını ve vatandaşların maddi kayıplar yaşadığını belirterek, “Mümkünse hizmeti aldıktan sonra ödeme yapılması en sağlıklı usul. Hizmet almadan ödeme yaptığınız takdirde firmada bir problem varsa, tatil yapmadıysanız ya da vadedildiği üzere bir tatil değilse kusurlu bir ödeme kelam konusu olacak. Hasebiyle tüm ödemeler banka üzerinden ve mümkünse hizmet sonrasında yapılırsa, mümkün değilse de bir kısmı hizmet sonrasına bırakılırsa daha sağlıklı olur.” sözlerini kullandı.
“Tüketicimiz bile bile kendini kandırmasın”
Özellikle tüketicileri toplumsal medya platformlarında gördükleri tatil ilanları konusunda uyaran Güllü, şöyle konuştu:
“Bir mal ve hizmetin muhakkak bir pahası vardır. Şayet piyasa koşullarının çok altında sunulan bir hizmet varsa kesinlikle külfet vardır ya da vadedilen halde bir hizmet alamayacağınız aşikardır. Piyasa koşulları aşikâr, tüketicimiz bile bile kendini kandırmasın. Çok uygun fiyatlı ilanlara tereddüt ve kuşkuyla yaklaşılmasında yarar var. Bilhassa toplumsal medya platformlarında alışveriş yapılan işletmelerin birçoklarında bu sahteciliği, dolandırma ve kandırmayı görüyoruz. Toplumsal ağlardan çok web ve ticari siteler üzerinden alışverişi ve hizmet alımını tercih etmeliyiz.”
Güllü, sorun yaşanması durumunda 66 bin liralık mağduriyete kadar tüketici hakem heyetlerine gidilebileceğini, daha yüksek ölçüdeki ödemeler için tüketici mahkemelerine müracaatta bulunulabileceğini kaydetti.
